Bir İstanbul Geleneği

Vapur Gezisi – Avrupa Yakası

İstanbul’un en güzel semtlerinden biri olan Beşiktaş’tan Avrupa Yakası’na doğru muazzam bir vapur turuna çıkmaya hazır mısınız? Beşiktaş’taki en merkezi noktalarda yer alan Shanti’ten ayrıldığınızda, kendinizi Yıldız’a doğru inerken bulabilirsiniz. Yıldız Parkı, her zaman bir nefes almak için harika bir duraktır. Yüzyıllık ağaçların gölgesinde kısa bir dinlenmenin ardından, vapura yetişmek için yeniden yola koyulmalısınız.

İlk durak: Arnavutköy. Arnavutköy’e indiğinizde sizi, Art-Nouveau tarzı eski ama bir o kadar etkileyici evler karşılıyor. İstanbul’da bir zamanlar gayrimüslim cemaatin yoğun yaşadığı bu semt, irili ufaklı pek çok ayazma ve kiliseyi de içinde barındırıyor.

Arnavutköy turumuza, 1899 yılında inşa edilen ve günümüze kadar ayakta kalan Taksiarhis Rum Ortodoks Kilisesi ile başlıyoruz. 19. yüzyılın mimari izlerini taşıyan, kesme taşlardan yapılan bu kilise baş melek Mikail’e adanmıştır. Görülmesi gereken bir diğer mekan ise İzzetadab Kasrı, bilinen adıyla Boyalı Köşk. III. Selim için Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından yaptırılmış ve şu anda Bayraktar Holding’in merkezi olarak kullanılmaktadır. Arnavutköy, sabah kahvaltısından gece hayatına kadar her saatte keyif alabileceğiniz bir mekan olup, burada geçirdiğiniz vakti unutulmaz kılacaktır. Şimdi ise yeni durağımıza doğru ilerliyoruz.

Sıradaki durak: Bebek. III. Ahmet dönemi, aynı zamanda Lale Devri’ne denk gelir ve o dönemde burada yazlık köşkler inşa edilmiştir. Bebek, Boğaz’ın en şık semtlerinden biri olarak bilinir. Şimdi Bebek’te yapılabilecekler listesini keşfetmeye başlayalım.

Tevfik Fikret’in bir zamanlar yaşadığı ve şu anda müze olarak kullanılan Aşiyan Müzesi ile Bebek turumuza başlıyoruz. Aynı zamanda hemen yanında bulunan Aşiyan Mezarlığı da görülebilir. Özellikle yaz mevsiminde, Bebek Parkı’nda bir top dondurma eşliğinde dinlenmeyi unutmayın. Bebek’te dikkat çeken bir diğer yapı ise Sait Halim Paşa Yalısı’dır. Neo-klasik tarzda inşa edilmiş olan bu yalının rıhtımındaki arslan heykelleri nedeniyle Arslanlı Yalı olarak anılmaktadır. Bebek’te kahvenizi yudumlarken Boğaz boyunca yürüyebilir ya da gece hayatını keşfedebilirsiniz.

Hızla iskeleden ayrılıp Emirgan’a doğru yol alıyoruz. Emirgan’a vardığınızda, dillere destan olan Emirgan Korusu’nu görmeden bu turu bitirmek olmaz. Renkli çiçekleriyle huzur veren koruda gezi sonrasında, Sakıp Sabancı Müzesi veya sergi tutkunlarının uğrak yeri olan Borusan Contemporary’de keyifli bir zaman geçirebilirsiniz.

Klasik otomobil meraklısıysanız, Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi’ni de ziyaret etmenizi öneriyoruz. Emirgan’daki yalılar ise tarihi dokusuyla Boğaz’ın en değerli parçalarından biri olarak karşımıza çıkıyor.

Yeni durağımız: İstinye. Küçük ama oldukça hoş bir semt olan İstinye’de sahil boyunca yürüyüş yapabilir ya da Faik Bey Yalısı ve Recaizade Yalısı’nı ziyaret edebilirsiniz.

Sonraki durağımız, ekranlarda sıkça gördüğümüz Aşk-ı Memnu dizisinin çekildiği, ünlü Büyükdere Yalısı. Büyükdere’deki yalılar, o dönemin İstanbul’unu keşfetmek isteyenlere nostaljik bir atmosfer sunuyor. Büyükdere Caddesi üzerinde yer alan Sadberk Hanım Müzesi veya Azaryan Yalısı, Türkiye’nin ilk özel müzesi olarak dikkat çekiyor. Ayrıca Fuat Paşa Yalısı da görülmesi gereken diğer bir yer. Bu üç yalı, Büyükdere İskelesi’ne sadece kısa bir yürüyüş mesafesindedir. Boğaz’ın eşsiz manzarası eşliğinde yürüyüş yaparak zaman geçirebilirsiniz, ancak vapur hareket etmek üzere!

Turumuzun sonlarına yaklaşırken sıradaki durağımız: Sarıyer. Sarıyer, doğanın şehirle buluştuğu nadir yerlerden biridir. Burada ilk akla gelen yerlerden biri, Atatürk Arboretumu’dur. Doğayla iç içe olmak isteyenler için bir diğer seçenek ise Belgrad Ormanı’dır. Ayrıca Sarıyer, bisiklet severler için oldukça uygun bir rotaya sahiptir. Sonrasında ise meşhur Sarıyer böreğini yemeden turu bitirmenizi tavsiye etmiyoruz.

Son durağımız olan Rumeli Kavağı’na vardık. Eğer deniz ürünlerini seviyorsanız, özellikle midye ve balıkları tavsiye ediyoruz. Rumeli Feneri’ne karşı yemek yerken, İstanbul’un güzelliklerinin ve karmaşasının bir arada nasıl eşsiz bir deneyim sunduğunu yeniden keşfedeceksiniz.

Shanti olarak bizler, sizlere evinizin konforunda günlük, haftalık ya da uzun dönem kiralayabileceğiniz süit odalarımızla unutulmaz bir apart otel deneyimi sunuyor ve İstanbul’un hikayenizde bir parça olmanın gururunu yaşıyoruz.